Herkese merhaba. Bugünkü makalemizi Sanat ve Tasarım kategorisine ekliyoruz. Makale konumuz ise Salvador Dali ve Sürrealizm şeklinde olacak.
Şair André Breton tarafından 1924’te Paris’te ortaya konan Sürrealizm diğer bir adıyla gerçeküstücülük, sanatsal ve edebi bir hareketti. Akıl ve bireyciliği savunan, 17. ve 18. yüzyılın etkili entelektüel hareketi olan Rönesans‘ın irrasyonel, bilinçsiz zihnin üstün niteliklerini bastırdığını öne sürdü. Sürrealizmin amacı, düşünceyi, dili ve insan deneyimini rasyonalizmin baskıcı sınırlarından kurtarmaktı.
Breton tıp ve psikiyatri okudu ve Sigmund Freud’un psikanalitik yazılarında çok bilgiliydi. Özellikle rüyaları üreten bilinçaltının sanatsal yaratıcılığın kaynağı olduğu fikriyle ilgilendi. Kendini adamış bir Marksist olan Breton, Sürrealizmin kitlelerin akıllarını toplumun rasyonel düzeninden kurtarabilecek devrimci bir hareket olmasını da amaçlamıştı. Ama insan zihninin bu özgürleşmesini nasıl başarabilirlerdi?
Pek çok Sürrealist sanatçı, bir şeyin fiziksel dünyadaki gerçek görünümünün temsilinin, izleyici için daha derin, bilinçsiz bir gerçekliğin kendini gösterdiği çağrışımları daha etkili bir şekilde çağrıştırabileceğini kabul etmiştir.
Örneğin, bir sanatçının masanın üzerinde oturan bir yumurtaya bakarken uçan bir kuşu resmettiği Magritte’in La Clairvoyance (1936) adlı eseri , bir rüya manzarası ya da halüsinasyon durumu önerir.
Sürrealizm Sanat Akımın En Popüler Temsilcisi: Salvador Dali
1904 ve 1989 yılları arasında yaşamış olan İspanyol Sürrealist sanatçı Salvador Dali ressamlığının yanında heykel, fotoğraf ve sinema gibi çeşitli sanat dallarıyla da ilgilenmiştir.
Gerçeküstü imgelerle bezeli resimleriyle tanınan Salvador Dali’nin şüphesiz en meşhur eseri 1931 senesinde yaptığı Belleğin Azmi adlı çalışmasıdır.
Sürrealizm sanat akımın en önemli ve popüler temsilcilerinden birisi olan Salvador Dali gerçeküstücülük akımın tüm yasalarını benimsemiş ve buna uygun olacak biçimde sanat eserleri üretmiştir.